kiralananin tahliye taahhutnamesi ile tahliyesi
Kiracının Tahliye Taahhütnamesine Dayalı Olarak Tahliyesi
Eylül 18, 2025
idari gozetim kararina itiraz geri gonderme merkezi
İdari Gözetim Kararına İtiraz
Eylül 18, 2025
Muhammet Çoban Hukuk ve Danışmanlık

Sınır Dışı (Deport) Kararına İtiraz

6458 sayılı Yabancılar ve Uluslararası Koruma Kanunu (“YUKK”), Türkiye’de bulunan yabancıların hukuki statülerini, hak ve yükümlülüklerini düzenleyen temel mevzuattır. Bu Kanun kapsamında yabancılar hakkında alınabilecek en ağır idari tedbirlerden biri olan sınır dışı etme kararı (Deport), hem bireyin temel hak ve özgürlüklerini doğrudan etkileyen hem de idareye geniş takdir yetkisi tanıyan bir işlemdir. Ancak bu takdir yetkisi mutlak olmayıp, hukuki denetime tabidir. Bu bağlamda, sınır dışı etme kararına karşı başvuru yolları ve yargısal denetim mekanizmaları, yabancıların temel haklarının korunması açısından büyük önem arz etmektedir.

Bu makalede, 6458 sayılı Kanun çerçevesinde sınır dışı (deport) etme kararının hukuki niteliği, bu karara karşı başvuru yolları ve yargısal denetim süreci detaylı şekilde ele alınacaktır.

1. Sınır Dışı (Deport) Etme Kararı Nedir?

Sınır dışı etme kararı, yabancının Türkiye’de kalmasının kamu düzeni, kamu güvenliği veya kamu sağlığı açısından sakıncalı görülmesi ya da Kanun’da belirtilen diğer sebeplerin varlığı halinde idare tarafından alınan idari bir işlemdir. 6458 sayılı Kanun’un 54. maddesinde sınır dışı etme kararı alınabilecek haller sayılmıştır. Bu haller arasında vize veya ikamet izni olmaksızın Türkiye’de bulunmak, kamu düzeni veya kamu güvenliği açısından tehdit oluşturmak, sahte belge kullanmak gibi durumlar yer almaktadır.

Sınır dışı etme kararı, yabancının Türkiye’den çıkarılmasını öngören bir idari işlem olduğundan, bu karara karşı etkili bir başvuru yolu öngörülmesi Anayasa’nın 40. ve 125. maddeleri ile Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin 13. maddesi uyarınca zorunludur. Bu bağlamda, 6458 sayılı Kanun’un 53. maddesi, sınır dışı etme kararına karşı itiraz usulünü düzenlemektedir.

2. Hukuki Değerlendirme

2.1. Sınır Dışı (Deport) Etme Kararının Hukuki Niteliği

Sınır dışı (Deport) etme kararı, idari bir işlem olup, idare hukuku ilkeleri çerçevesinde tesis edilir. Bu karar, yabancının kişisel durumuna, Türkiye’deki ikamet süresine, ailevi bağlarına, sağlık durumuna ve insan hakları açısından doğuracağı sonuçlara göre değerlendirilmelidir. Nitekim 6458 sayılı Kanun’un 55. maddesi, sınır dışı edilemeyecek yabancılar bakımından özel düzenlemeler getirmiştir. Bu maddeye göre, ciddi sağlık sorunları olanlar, yaşlılar, hamileler, insan ticareti mağdurları gibi hassas gruplar hakkında sınır dışı kararı alınamaz.

Haklarında sınır dışı (deport) etme kararı verilebilecek kişiler, 6458 sayılı Yabancılar ve Uluslararası Koruma Kanunun 54. Maddesi 1. Fıkrasında;

  • ‘’Aşağıda sayılan yabancılar hakkında sınır dışı etme kararı alınır:
  • a) 5237 sayılı Kanunun 59 uncu maddesi kapsamında sınır dışı edilmesi gerektiği değerlendirilenler
  • b) Terör örgütü yöneticisi, üyesi, destekleyicisi veya çıkar amaçlı suç örgütü yöneticisi, üyesi veya destekleyicisi olanlar
  • c) Türkiye’ye giriş, vize ve ikamet izinleri için yapılan işlemlerde gerçek dışı bilgi ve sahte belge kullananlar
  • ç) Türkiye’de bulunduğu süre zarfında geçimini meşru olmayan yollardan sağlayanlar
  • d) Kamu düzeni veya kamu güvenliği ya da kamu sağlığı açısından tehdit oluşturanlar
  • e) Vize veya vize muafiyeti süresini on günden fazla aşanlar veya vizesi iptal edilenler
  • f) İkamet izinleri iptal edilenler
  • g) İkamet izni bulunup da süresinin sona ermesinden itibaren kabul edilebilir gerekçesi olmadan ikamet izni süresini on günden fazla ihlal edenler
  • ğ) Çalışma izni olmadan çalıştığı tespit edilenler
  • h) Türkiye’ye yasal giriş veya Türkiye’den yasal çıkış hükümlerini ihlal edenler ya da bu hükümleri ihlale teşebbüs edenler
  • ı) Hakkında Türkiye’ye giriş yasağı bulunmasına rağmen Türkiye’ye geldiği tespit edilenler
  • i)Uluslararası koruma başvurusu reddedilen, uluslararası korumadan hariçte tutulan, başvurusu kabul edilemez olarak değerlendirilen, başvurusunu geri çeken, başvurusu geri çekilmiş sayılan, uluslararası koruma statüleri sona eren veya iptal edilenlerden haklarında verilen son karardan sonra bu Kanunun diğer hükümlerine göre Türkiye’de kalma hakkı bulunmayanlar
  • j) İkamet izni uzatma başvuruları reddedilenlerden, on gün içinde Türkiye’den çıkış yapmayanlar
  • k) (Ek: 3/10/2016-KHK-676/36 md.; Aynen kabul: 1/2/2018-7070/31 md.) Uluslararası kurum ve kuruluşlar tarafından tanımlanan terör örgütleriyle ilişkili olduğu değerlendirilenler.’’  şeklinde düzenlenmiştir. Ayrıca belirtilen 54. Maddenin 2. Fıkrası;
  • ‘’Bu maddenin birinci fıkrasının (b), (d) ve (k) bentleri kapsamında oldukları değerlendirilen uluslararası koruma başvuru sahibi veya uluslararası koruma statüsü sahibi kişiler hakkında uluslararası koruma işlemlerinin her aşamasında sınır dışı etme kararı alınabilir.’’ şeklinde düzenlenmiştir.

2.2. Sınır Dışı (Deport) Kararına Karşı İptal Davası

6458 sayılı Kanun’un 53. maddesi uyarınca, sınır dışı etme kararına karşı, kararın tebliğinden itibaren 7 (yedi) gün içinde idare mahkemesine başvurulabilir. Bu başvuru, kararın icrasını durdurur. Bu düzenleme, yabancının etkili bir başvuru hakkına sahip olmasını ve sınır dışı edilmeden önce yargı denetiminden yararlanmasını temin eder.

6458 sayılı Kanun’un Sınır Dışı Etme Kararı başlıklı 53. maddesi;

  • ‘’(1) Sınır dışı etme kararı, Genel Müdürlüğün talimatı üzerine veya resen valiliklerce alınır.
  • (2) Karar, gerekçeleriyle birlikte hakkında sınır dışı etme kararı alınan yabancıya veya yasal temsilcisine ya da avukatına tebliğ edilir. Hakkında sınır dışı etme kararı alınan yabancı, bir avukat tarafından temsil edilmiyorsa kendisi veya yasal temsilcisi, kararın sonucu, itiraz usulleri ve süreleri hakkında bilgilendirilir.
  • (3) Yabancı veya yasal temsilcisi ya da avukatı, sınır dışı etme kararına karşı, kararın tebliğinden itibaren yedi gün içinde idare mahkemesine başvurabilir. Mahkemeye başvuran kişi, sınır dışı etme kararını veren makama da başvurusunu bildirir. Mahkemeye yapılan başvurularda savunmanın verilmesi veya savunma verme süresinin geçmesiyle dosya tekemmül etmiş sayılır. Davacının gösterdiği adrese tebligat yapılamaması halinde, 2577 sayılı Kanunun 26 ncı maddesinin üçüncü fıkrasında öngörülen süre iki ay olarak uygulanır. Duruşma yapılması mahkemenin takdirine bağlıdır. Başvurular dosyanın tekemmülünden veya ara karar ya da duruşma yapılması gereken hâllerde bunların tamamlanmasından itibaren on beş gün içinde sonuçlandırılır. Mahkemenin bu konuda vermiş olduğu karar kesindir. Yabancının rızası saklı kalmak kaydıyla, dava açma süresi içinde veya yargı yoluna başvurulması hâlinde yargılama sonuçlanıncaya kadar yabancı sınır dışı edilmez.’’ şeklinde düzenlenmiştir.

Bu hüküm uyarınca, sınır dışı etme kararına karşı yapılan başvuru, kararın uygulanmasını kendiliğinden durdurur. Bu durum, yabancının sınır dışı edilmeden önce yargı yoluna başvurabilmesini ve haklarını savunabilmesini sağlar.

2.2.1. Sınır Dışı (Deport) Kararında İdari İşlemlerin Unsurları

Türkiye’de yabancılar hakkında verilen sınır dışı etme kararı, idare tarafından alınan en önemli yabancılar hukuku işlemlerinden biridir. Bu karar, niteliği itibarıyla bir idari işlem olup, geçerli olabilmesi için idari işlemlerin unsurlarına uygun şekilde tesis edilmesi gerekir. İdari işlemlerin unsurlarını oluşturan yetki, şekil, sebep, konu ve amaç, sınır dışı kararının da hukuka uygunluk denetiminde dikkate alınır.

2.2.1.1. Yetki Unsuru

Sınır dışı kararının alınabilmesi için kararın yetkili idari makam tarafından verilmesi gerekir. 6458 sayılı Yabancılar ve Uluslararası Koruma Kanunu’na göre, sınır dışı etme kararı İl Göç İdaresi Genel Müdürlüğünün talimatı üzerine veya re’sen valilikler tarafından alınabilir. Yetkisiz bir makamın işlem tesis etmesi, idari işlemin yetki unsurunda sakatlık doğurur ve hukuka aykırılık sebebidir.

2.2.1.2. Şekil Unsuru

İdari işlemler kural olarak herhangi bir şekle bağlı olmamakla birlikte, sınır dışı kararının hukuka uygun olabilmesi için kanunda öngörülen şekil şartlarının yerine getirilmesi gerekir. Sınır dışı kararının yazılı olması, gerekçesinin açıkça belirtilmesi ve ilgili yabancıya tebliğ edilmesi zorunludur. Tebligat, kararın öğrenilmesini ve bu karara karşı yargı yoluna başvuru hakkının kullanılmasını sağlar. Şekil şartına aykırılık, kararın hukuka aykırılığına yol açabilir.

2.2.1.3. Sebep Unsuru

Sebep unsuru, idari işlemi tesis etmeye yönelten hukuki ve fiili nedenlerdir. Sınır dışı kararında sebep, genellikle yabancının ülkeye giriş veya ikamet koşullarını ihlal etmesi, kamu düzeni veya kamu güvenliği açısından tehdit oluşturması gibi durumlara dayanır. Kanunda sınır dışı edilme nedenleri sınırlı şekilde sayılmıştır. İdarenin gösterdiği sebep ile kanundaki sebep arasında uyum bulunmalıdır; aksi halde işlem hukuka aykırı olur.

2.2.1.4. Konu Unsuru

İdari işlemin doğurduğu hukuki sonuç konu unsurunu oluşturur. Sınır dışı kararının konusu, yabancının ülkeyi terk etmesinin sağlanmasıdır. Konunun hukuken ve fiilen mümkün olması gerekir. Örneğin, kişinin sınır dışı edilmesi halinde yaşam hakkı veya işkence yasağı gibi temel haklarının ihlal edilme riski varsa, bu durumda kararın konusu hukuka aykırı hale gelir. Bu nedenle idare, karar almadan önce konunun uluslararası sözleşmeler ve Anayasa’da güvence altına alınan temel haklarla çelişip çelişmediğini değerlendirmelidir.

2.2.1.5. Amaç Unsuru

Her idari işlemin amacı, kamu yararıdır. Sınır dışı kararının amacı da kamu düzeni, kamu güvenliği ve kamu sağlığının korunmasıdır. Eğer idare, bu kararı kamu yararı dışında farklı bir amaçla (örneğin kişisel çıkar sağlamak veya yabancıyı haksız şekilde cezalandırmak) tesis etmişse, bu durum “amaç unsuru sakatlığı” oluşturur ve işlemi hukuka aykırı hale getirir.

2.2.2. Görevli ve Yetkili Mahkeme

Sınır Dışı (Deport) Kararına karşı açılacak iptal davalarında kararı veren valiliğin bulunduğu yer idare mahkemesi yetkili ve görevli olacaktır. Bunun haricinde gerçekleştirilecek olan başvurular, işlemlerin aksak yürümesine sebebiyet vermekle birlikte hak kayıplarına da sebebiyet verebilecektir.

2.2.3. Yürütmenin Durdurulması

Sınır Dışı (Deport) Kararına karşı dava açılması ile birlikte idari işlemin yürütülmesi durdurulmaktadır. Diğer idari işlemlere karşı açılan davalarda olduğu gibi işlemin yürütmesinin durdurulmasını talep etmek gerekmemektedir. Fakat ortaya çıkabilecek hak kayıplarına karşı, dava açılış bilgileri ile birlikte İl Göç İdaresi Müdürlüğüne bildirimde bulunulması gerekmektedir.

3. Yargı Denetimi ve Mahkeme İncelemesi

İdare mahkemesi, sınır dışı etme kararının hukuka uygunluğunu denetlerken, idarenin takdir yetkisini sınırsız kabul etmemekte; kararın gerekçeli olup olmadığını, dayandığı somut olguları, yabancının kişisel durumunu ve insan hakları açısından doğuracağı sonuçları dikkate almaktadır. Mahkeme, özellikle sınır dışı edilmesi halinde yabancının işkence, kötü muamele veya insanlık dışı muameleye maruz kalma riski olup olmadığını da değerlendirmelidir.

Bu bağlamda, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin (AİHM) içtihatları da önem arz etmektedir. AİHM, sınır dışı işlemlerinde Sözleşme’nin 3. maddesi (işkence yasağı) ve 8. maddesi (özel ve aile hayatına saygı hakkı) kapsamında devletlerin pozitif yükümlülüklerini vurgulamaktadır. Bu nedenle, idare mahkemeleri sınır dışı kararlarını değerlendirirken, yabancının Türkiye’deki aile bağlarını, çocuklarının eğitim durumunu, sağlık koşullarını ve geldikleri ülkedeki riskleri dikkate almalıdır.

4. Sonuç

1. Sınır dışı (deport) kararı, 6458 sayılı Yabancılar ve Uluslararası Koruma Kanunu çerçevesinde verilen bir idari işlem olup, yabancıların hukuki statüsünü ve temel haklarını doğrudan etkiler.

Bu kararın geçerliliği için idari işlemlerin unsurları olan yetki, şekil, sebep, konu ve amaç ilkelerine uygun şekilde tesis edilmesi gerekir. Aksi halde işlem, idari yargı tarafından iptal edilebilir.

2. Kanun’un 53. maddesi, yabancılara etkili başvuru hakkı tanımış ve sınır dışı kararına karşı 7 gün içinde idare mahkemesinde dava açılabileceğini düzenlemiştir. Bu başvuru, kararın icrasını otomatik olarak durdurur.

3. Görevli ve yetkili mahkeme, sınır dışı kararını tesis eden valiliğin bulunduğu yer idare mahkemesi olup, dava süresinin ve usul kurallarının titizlikle takip edilmesi önemlidir.

4. Yargı denetimi sırasında mahkeme; idarenin takdir yetkisini sınırsız kabul etmez, kararın dayandığı somut gerekçeleri, yabancının aile hayatı, sağlık durumu, eğitim durumu ve uluslararası koruma yükümlülüklerini dikkate alır.

5. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) içtihatları da göz önünde bulundurularak, özellikle işkence yasağı (AİHS m. 3) ve özel ve aile hayatına saygı hakkı (AİHS m. 8) çerçevesinde sınır dışı kararının insan hakları ile uyumu değerlendirilir.

Avukat Muhammet ÇOBAN

Sıkça Sorulan Sorular (SSS)

1Sınır dışı (deport) kararı nedir?
Sınır dışı kararı, 6458 sayılı Yabancılar ve Uluslararası Koruma Kanunu kapsamında, yabancının Türkiye’de kalmasının kamu düzeni, kamu güvenliği veya kamu sağlığı açısından sakıncalı görülmesi halinde idare tarafından verilen idari işlemdir.
2Hangi hallerde sınır dışı kararı alınabilir?
Vize veya ikamet izni olmadan Türkiye’de bulunmak, sahte belge kullanmak, kamu düzeni ya da güvenliğini tehdit etmek, çalışma izni olmadan çalışmak gibi durumlarda sınır dışı kararı alınabilir.
3Sınır dışı kararına karşı nasıl itiraz edilir?
Sınır dışı kararına karşı, kararın tebliğinden itibaren 7 gün içinde idare mahkemesinde iptal davası açılabilir. Bu dava, kararın icrasını otomatik olarak durdurur.
4Sınır dışı kararına hangi mahkemede dava açılır?
Sınır dışı kararını tesis eden valiliğin bulunduğu yerdeki idare mahkemesi yetkili ve görevlidir.
5Sınır dışı edilmesi mümkün olmayan kişiler kimlerdir?
Ciddi sağlık sorunları olanlar, yaşlılar, hamileler, insan ticareti mağdurları ve özel ihtiyaç sahibi bazı gruplar hakkında sınır dışı kararı alınamaz.
6Sınır dışı kararına itiraz edildiğinde kişi Türkiye’den çıkarılır mı?
Hayır. Kanunun 53. maddesi uyarınca dava açıldığı anda sınır dışı işlemi kendiliğinden durur. Yabancı, mahkeme kararına kadar Türkiye’de kalmaya devam eder.
7Sınır dışı kararlarında insan hakları nasıl korunur?
Mahkeme, kararın uygulanması halinde kişinin yaşam hakkı, işkence yasağı veya aile hayatına saygı hakkının ihlal edilip edilmeyeceğini değerlendirir. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi içtihatları da bu süreçte dikkate alınır.